İşten çıkarılmak, çalışanlar için hem maddi hem de manevi açıdan zorlayıcı bir durumdur. Bu şok edici haberle birlikte akıllara pek çok soru gelir: “Haklarım neler?”, “Tazminat alabilecek miyim?”, “Haksız yere mi çıkarıldım?”. Türkiye’deki İş Kanunu, çalışanların işten çıkarılma durumunda sahip olduğu hakları açıkça belirtir ve bu hakların korunması büyük önem taşır.
İşten Çıkarılma Türleri ve Temel Haklarınız
İşten çıkarılma nedenine ve şekline göre çalışanların hakları farklılık gösterebilir. İş Kanunu’na göre başlıca fesih türleri ve bu durumlarda çalışanların genel hakları şunlardır:
- Bildirimli Fesih (Süreli Fesih): İşveren, belirli bir geçerli neden olmaksızın iş sözleşmesini feshetmek istediğinde, çalışanına yasal bildirim sürelerine uyarak fesih bildiriminde bulunmak zorundadır. Bu süreler, çalışanın kıdemine göre değişir (6 aydan az kıdemli işçi için 2 hafta, 6 ay-1.5 yıl için 4 hafta, 1.5-3 yıl için 6 hafta, 3 yıldan fazla kıdemli işçi için 8 hafta). Bu durumda çalışan kıdem tazminatı ve kullanılmamış ise yıllık izin ücretine hak kazanır. İşveren bildirim süresi tanımak yerine bu sürelere ait ücreti peşin ödeyerek de sözleşmeyi feshedebilir (ihbar tazminatı).
- Haklı Nedenle Fesih: İş Kanunu’nda sayılan bazı ağır kusurlar (örneğin hırsızlık, işverene hakaret, işyerinde taciz gibi) veya işyerindeki zorlayıcı sebepler (doğal afetler gibi) durumunda işveren, bildirim süresi tanımadan ve kıdem tazminatı ödemeksizin iş sözleşmesini derhal feshedebilir. Ancak işverenin bu haklı nedeni ispat yükümlülüğü vardır.
- Geçerli Nedenle Fesih: İşverenin, işletmesel, teknolojik, yapısal zorunluluklar veya işçinin yetersizliği/davranışları gibi geçerli bir nedene dayanarak yaptığı fesihlerdir. Bu durumda işveren bildirim sürelerine uymak zorundadır ve çalışan kıdem tazminatına hak kazanır. Geçerli neden, haklı neden kadar ağır olmasa da iş ilişkisinin devamını engelleyecek nitelikte olmalıdır.
Haksız Fesih Nedir ve Nasıl Bir Yol İzlenmelidir?
Haksız fesih, işverenin yukarıda belirtilen geçerli veya haklı bir neden olmaksızın, kanuna aykırı bir şekilde iş sözleşmesini feshetmesidir. Özellikle 30 veya daha fazla işçi çalıştıran işyerlerinde, en az 6 aylık kıdemi olan ve belirsiz süreli iş sözleşmesiyle çalışan işçiler iş güvencesi hükümlerinden yararlanır. Bu işçiler için işveren fesih bildiriminde fesih nedenini açık ve kesin bir şekilde belirtmek zorundadır.
Eğer işten çıkarılmanızın haksız olduğunu düşünüyorsanız, izlemeniz gereken adımlar şunlardır:
- Delil Toplama: İşveren tarafından size verilen fesih bildirimi, iş sözleşmeniz, maaş bordrolarınız, performans değerlendirme raporlarınız, işyerinizle olan yazışmalarınız (e-posta, mesaj vb.), tanıklarınız varsa onların bilgileri gibi tüm belgeleri ve kanıtları saklayın. Bu belgeler, dava sürecinde haklılığınızı ispatlamanız için kritik öneme sahiptir.
- Arabuluculuk Süreci: 2018 yılından itibaren işçi-işveren uyuşmazlıklarında dava açmadan önce arabuluculuğa başvurmak zorunludur. İşten çıkarılmanızın ardından, işe iade veya alacak talebinizle ilgili olarak bir avukat aracılığıyla veya doğrudan adliyelerdeki arabuluculuk bürolarına başvurarak bu süreci başlatmalısınız. Arabuluculukta bir anlaşmaya varılamazsa, mahkeme yoluna gidilebilir.
- İşe İade Davası (Haksız Fesih Durumunda): Eğer iş güvencesi kapsamında bir işçiyseniz ve feshin haksız olduğuna inanıyorsanız, fesih bildiriminin tebliğinden itibaren 1 ay içinde işe iade davası açmak için arabulucuya başvurmanız gerekir. Arabuluculuk sürecinde anlaşma sağlanamazsa, dava açılabilir. Mahkeme feshin haksız olduğuna karar verirse, işe iadenize veya işverenin size 4 ila 8 aylık brüt ücretiniz tutarında işe başlatmama tazminatı ile boşta geçen süreye ilişkin en çok 4 aylık ücret ve diğer haklarınızı ödemesine hükmeder.
- Tazminat ve Alacak Davaları: İşe iade davası açma hakkınız olmasa bile, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücretleri gibi yasal alacaklarınız için dava açma hakkınız bulunur. Bu davalar için de öncelikle arabuluculuk sürecine başvurmak zorunludur.
Avukat Desteğinin Önemi
İşten çıkarılma gibi hassas bir süreçte, bir iş hukuku avukatından profesyonel destek almak hayati önem taşır. Bir avukat;
- Haklarınızı eksiksiz bir şekilde belirlemenize,
- Gerekli yasal süreçleri doğru ve zamanında başlatmanıza,
- Delillerinizi düzenlemenize ve sunmanıza,
- Arabuluculuk sürecinde menfaatlerinizi en iyi şekilde korumanıza,
- Gerekirse mahkeme sürecinde sizi temsil ederek hak kayıplarınızı önlemenize yardımcı olacaktır.
Unutmayın, işten çıkarılma durumunda paniklemeyin. Haklarınızı bilin ve zaman kaybetmeden profesyonel hukuki destek alın. Bu, hak ettiğiniz tazminatları almanızı veya işinize geri dönmenizi sağlayabilir.